Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) çocukluk döneminde başlayan, çocuğun gelişim dönemine uygun olmayan dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik belirtileri ile karakterize bir durum olarak tanımlanmaktadır.
Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) yaklaşık olarak 2-3 yaşlarında; konsantrasyon yetersizliği, konuşanı dinleyememe, hiperaktivite, uyku sorunu ve öğrenme yetersizliği gibi semptomlarla ortaya çıkmaktadır.
Tedavide; davranışsal ve psiko sosyal terapilerin yanında farmakolojik ve beslenme tedavileri de uygulanmaktadır.
DEHB’ de beslenme tedavisi olarak eliminasyon diyetleri ve bazı besin ögelerinin miktarını arttıran diyet müdahaleleri yapılabilmektedir.
Eliminasyon diyetleri; alerjenik ve toksik etkilere sahip olabilecek belirli besinlerin bir süreliğine beslenme düzeninden çıkarılması, daha sonra çıkarılan gıdaların yavaş yavaş beslenme düzenine geri eklenmesi ve olası reaksiyonların izlenmesini içeren bir diyettir.
Özellikle; salisilat içeren besinler, yumurta, soya, buğday ürünleri elimine edilerek reaksiyonlar izlenmektedir.
Salisilat; besinlerin içerisinde doğal olarak bulunabilen veya yapay olarak ilave edilen bir bileşiktir. Hiperaktif çocuklar salisilat içeren besinlere çok fazla duyarlılık göstermektedirler.
Yapılan çalışmalarda salisilat içeren besin tüketiminin DEHB semptomlarını arttırdığı ve bu besinlerin elimine edilmesinin davranışların düzelmesine katkıda bulunduğu tespit edilmiştir.
Bu nedenle DEHB tanısı alan çocukların beslenmelerinde yüksek salisilat (>0,5 mg) içeren besinlerin çıkarılması gerekmektedir.

Doğal olarak yüksek salisilat içeren besinler; badem, elma, kayısı, dut, salatalık, kahve, turşu, domates, kuru üzüm, mantar, zeytin, ıspanak, kiraz ve mandalinadır. Bu besinler zaman geçtikçe beslenme düzenine sırasıyla eklenip olası davranışlar izlenmelidir.
Salisilat içerebilen ayrıca sağlık için zararlı olan diğer ürünler:
Asitli içecekler ve hazır meyve suları
Şekerlemeler ve boyalı besinler
Beyaz şeker, boya ilave edilmiş süt ve süt ürünleri
Cips gibi atıştırmalıklar
Konserveler
Hazır çorba ve baharat karışımları
Şarküteri ürünleri (sucuk, salam vb)
Et suyu tabletleri
Hazır puding ve kek gibi koruyucu madde içeren paketli ürünlerdir.
Bunların dışında paketli ürünlerde bulunan bazı katkı maddeleri de DEHB için risk olabilmektedir. Paketli ürünler alınırken içeriklerine mutlaka dikkat edilmelidir, bu katkı maddeleri içeren ürünler tercih edilmemelidir;
Tüm yapay renklendiriciler
Tüm yapay tatlandırıcılar (aspartam, asesülfam K,neotam, sakkarin, sükraloz) Sodyum Benzoat
Bütil hidroksianizol ve bütil hidroksitoluen
Karregenan
Monosodyum ve monopotasyum glutamat
Hidrolize yapılı veya modifiye protein.
Günümüzde abur-cubur tüketimi aşırı yaygın hale gelmiştir. Bunların beslenme düzeninden çıkarılması belki de çocuklar için büyük bir değişim yaratabilir. Çocukların abur-cubur tüketmelerinin en büyük sebebi MSG katkı maddesinin bağımlılık yaratması ve çocukların paketli gıdaları ana enerji kaynağı yerine koymuş olmalarıdır.
Eğer çocuklarınız abur-cubur tüketiyor ve bu tüketimden vazgeçemiyorsa abur-cuburun yerine konulabilecek besinler beslenme düzenine eklenmelidir. Özellikle meyve, süt ürünleri, kuruyemişler, evde yapılan atıştırmalıklar burada ön planda olmalıdır.
Sağlıklı beslenme ile karnını doyuran bir çocuk bu paketli gıdalardan da uzaklaşacaktır. Evdeki beslenme saatleri her zaman çocuk için uyum sağlayamayabilir; mutlaka ara öğünlerde meyve ve süt ürünleri alımı arttırılmalıdır. Marketten istenilen bir paketli ürünün evde tarifleri denenebilir, sağlıklı atıştırmalıklar yapılabilir. Bu durumda ailelerin tutumu da çocuklar için örnek teşkil etmektedir.
Kaynaklar:
https://pediatrics.aappublications.org/content/144/4/e20192528
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28967099/
Diyetisyen Asena Çopuroğlu






