Karabuğday psödö-tahıl grubuna girmektedir. Tahıllarla akrabalık bağlantısı olmasa da hem benzerlik hem de farklılıklar gösterir.
Tahıllardan daha fazla protein, yağ ve mineral içermektedir.
Protein biyoyararlanımı da diğer tahıllardan daha yüksektir.
Lif içeriği bakımından zengindir.
E vitamininden zengin olması sebebi ile iyi bir antioksidandır.
Demir içeriği yüksektir.
Gluten içermez bu sebeple çölyak hastaları için iyi bir besin kaynağıdır.
Fonksiyonel bir gıdadır. Yani hastalıkların önlenmesinde kullanılmaktadır. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar karabuğdayın yüksek kolesterol, hipertansiyon ve diyabeti engellediğini göstermiştir. İçeriğinde olan bazı moleküller; hipertansiyon ile kardiyovasküler bozuklukların tedavisi için ya da bu durumu önlemek için kullanılır. Ayrıca böbrek kanaması, hemofili ve bazı hemerojik hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.
Fakat karabuğday tüketiminde dikkat edilmesi gereken noktalar vardır. Karabuğday IgE içermektedir. Bu yüzden en önemli gıda alerjenlerinden biri olarak kabul edilir. Fazla tüketilmesi alerjik reaksiyonlara yol açabilmektedir. Hipoalerjenik karabuğday üretim çalışmaları devam etmektedir.
Bazı kaynaklarda haşlama suyunun atılmasıyla alerjenik özelliklerinin uzaklaştırıldığı söyleniyor. Alerjik bünyeye sahipseniz haşlama suyunu dökmeyi tercih edebilirsiniz.
Diyetisyen Asena Çopuroğlu
